Dergi yapma programı
Çok uzun süredir blog yazmaya gönül vermiş olarak yeni bir şeyler yapmamın zamanının geldiğini hissettim. Dijital trendleri, internet kullanıcılarının yeni alışkanlıklarını incelediğimde dijital yayıncılık sektörünün yükselişte olduğunu fark ettim. Her geçen gün daha fazla içerik tükettiğimiz bugünlerde içerik yaratmak gün geçtikçe değerli hale geliyor. Bu durumdan güç alarak kendi e dergimi yaratmaya karar verdim. İnternette yaptığım uzun araştırmalar sonucunda pek çok dergi hazırlama programını denedim. Hayal kırıklığıyla sonuçlanan bu deneyimlerden sonra hızlı ve ücretsiz dergi yapma programı YUMPU Publishing‚la karşılaştım.
Aradığım dergi hazırlama programını bulmuş olmanın heyecanıyla hemen işe koyuldum.
İnternetle büyüyen yeni nesil hayatının her noktasında içerikle çevrili durumda.Özellikle sosyal medyadan içerik akınına uğruyor olduğumuz gerçeğinin hepimiz farkındayız. Bu nedenle okuyucular içerik konusunda gittikçe daha seçici bir hale geliyor. Onlara ulaşmak zorlaştı diyemeyiz ancak ilgilerinin kalıcılığını sağlamak hiç olmadığı kadar zor.
Böyle bir ortamda ben yaratacağım online dergiyle farkımı ortaya koymak istedim. Dergi kapagı hazırlamam için PDF’te dergimin tüm içeriğini hazır hale getirdim. Ancak tüm isteklerimi eksiksiz karşılayan dergi yapma programını bulmak beklediğimden zor oldu. Ama bu zorlu süreç YUMPU Publishing‚u bulmamla çok güzel bir şekilde sonlanmış oldu. Bu „yeni bir başlangıç“ demek ve dergi taşarımlarını eklemek demek daha doğru olur.
İçeriği okurken cihaz sınırlaması yaşamaya son
Kolaylığı, hızı ve ücretsiz oluşuyla beni şaşırtan bu online dergi yapma programının, onu benzerlerinden ayrı kılan pek çok özelliğe sahip olduğunu fark etmem çok sürmedi. Öncelikle bugüne kadar 20 milyon dergi örnekleri oluşturulmuş olması ve milyonlarca okuyucu sahip bir platform olması bana büyük güven verdi.
Platformun beni en çok cezbeden özelliklerinden biri online dergimin masaüstü dahil mobil cihazlar ve tabletle uyumlu olması. İnternet kullanıcılarının ekran çeşitliliğine alıştığı dijital çağda, yarattığım içerik her an her yerden ulaşabilir bir durumda oluyor. Cihaz sınırlaması yaşamamak oyuna 1-0 önde başlamak demek.
Dediğim gibi pek çok dergi yapma programını deneyimleme şansım oldu. Kullanım kolaylığından uzak yapıları, yüksek ücretleri, yavaş olmaları beni her seferinde hayal kırıklığına uğrattı. Tüm bu deneyimlerin sonunda Yumpu.com’u bulmak benim için çölde vaha bulmak gibiydi :-).
PDF’imin dakikalar içinde online dergiye dönüşmesine şahit olmak, sonrasında sayfalarımda dilediğim düzenlemeleri yapabilmek ve tüm bunlara ücretsiz sahip olmak. Paha biçilemez bir keyif! İlk etapta oldukça yeterli olan hizmetlere Google Analytics, reklamsız kullanım gibi hizmetlerin eklenmesi için uygun ücretli paketlerden birini almayı planlıyorum.
Optimize edilen içerikle arama motorlarında ön sıralarda yer alma şansı
YUMPU’nun ana sayfasına göz attıktan sonra özelliklerini detaylıca incelemeye başlamıştım. Gözüme çarpan önemli detaylardan biri dergi yapma programını kullanarak hazırladığım online dergimi Twitter,Facebook ve Instagram gibi sosyal medya sitelerinde arkadaşlarımla ve takipçilerimle paylaşma imkanına sahip olacak olmamdı.
Entegre yapısı sayesinde pek çok kişiye ulaşmamı sağlayacak olan dergi yapma programının bir başka özelliği de dergimin içeriğini Yahoo, Google gibi önemli arama motorlarında ön sıralarda çıkacak şekilde opitimize ediyor oluşu. Arama motorlarında ön sıralarda yer almanın ne kadar önemli olduğunu bilmeyen yoktur.
Dergi yapma programının bir başka özelliği de hiçbir ücret ödememe gerek kalmadan dinamik, yaratıcı ve eğlenceli bir online dergi yaratmamı sağlayacak olması. Çünkü YUMPU, dergimin istediğim her sayfasına ses kaydı ya da video eklememi sağlıyor. Böylece dergi sadece yazılı içerikten oluşan sıkıcı bir yapıda olmaktan kurtuluyor.
Son günlerde popüler olan eğlenceli bir videodan bahsederken, yeni çıkan bir sinema filmini anlatırken ya da ünlü birinin röportajına yer vermek istediğimde işim kolaylaşıyor. Okuyucularımın ilgisini canlı tutan dinamik ve eğlenceli içeriklere zahmet çekmeden sayfalarımda yer verebiliyorum.
İçerik yaratmak artık daha keyifli
İnternet dünyasında sevdiğimiz araçlardan yararlanırken karşımıza çıkan teknik sorunlar tüm keyfimizi kaçırabiliyor. Özellikle YUMPU gibi sıklıkla kullanacağımız araçlarda yaşanan en ufak bir sorun ya da bilgilendirme konusundaki eksiklik, dergi yapma programıyla ilgili olumsuz bir duyguya kapılmamıza sebep olabilir.
Bunun farkında olan müşteri destek ekibi az ihtimalle de olsa ortaya çıkabilecek tüm teknik sorunlara detaylıca yer ayırmış.
Böylece bekleme derdi ve stresi çekmeden keyifle dergi yapma programını kullanmaya kesintisiz devam edebiliyorum.
Dijital yayıncılık sektöründeki gelişmeler beni heyecanlandırıyor. Hem görsel içerik hem yazılı içerik tüm canlılığıyla ekranlarımızda. Sosyal medyadaki sayfalarımızdan takip ettiğimiz haberlerle içerik her an yanı başımızda.
Bu çağda içerik yaratmak ve onları okuyucularla buluşturmak da hiç şüphesiz ayrı bir keyif. İçeriği yaratmak ve paylaşmak hiç bu kadar keyifli ve rekabet dolu bir deneyim halini almamıştı.
Ben de bu yükselişi göz ardı etmeyip kendi dergimi çıkarmaya başladığım için son derece mutluyum. Böyle bir dergi yapma programına sahip olmak benim gibi yazmayı çizmeyi seven, içerik yaratmadan yapamayanlar için bulunmaz bir nimet.
Ayrıca yarattığım içeriği sosyal medyadan arkadaşlarımla ve takipçilerimle paylaşmak, onların yorumlarını ve eleştirilerini duymak, kendimi geliştirmem için büyük bir fırsat.
Umarım bu geri dönüşler sayesinde içerik yaratma konusunda daha iyi bir noktaya ulaşabilirm.
Daha önce de belirttiğim gibi „çölde vaha“ değerindeki bu kıymetli dergi yapma programı ile dergi hazırlarken, düzenlerken, paylaşırken hayatınızı benzersiz biçimde kolaylaştırıyor. Biz içerik yaratıcılarına motivasyonumuzu yüksek tutarak ilgi çekici içerikler üretmekten vazgeçmemek kalıyor!
Dergi Yapma Programı ile İdealimi Gerçekleştirmek
Yeni mezun matematik öğretmeniyim ve bu mesleğe adım atarken her yeni öğretmen adayı gibi çok heyecanlıyım.
Üniversite eğitimi bitiminin ardından ilk çalışma yerim Karadeniz’in bir köyüne çıktı.
En başta uzak gözükse de amacım eğitim gitmeyen yerlere eğitim götürmek olduğu için öğretmenliğin yeri olmaz diyerek çıktım bu yola.
Okuldayken de en büyük idealim, atandığım okulda eğer dershaneye gidemeyen öğrenciler varsa bu öğrencileri gireceği sınavlarda geri bıraktırmayacak bir şey yapmaktı. Çünkü eğitim herkesin eşit hakkıydı.
Bir şekilde öğrenciler bunu maddi imkânsızlıklardan dolayı sağlayamıyorlarsa, teknoloji bu kadar gelişmişken, bilgiye erişim bu kadar kolayken bu sorunu gittiğim okulda bir nebze de olsa çözebilirdim.
Bunu da daha sonra YUMPU dergi yapma programı ile gerçekleştirdim. Öğretmenlik maceramın başına tekrar dönersem, hayatımda ilk defa Karadeniz’e gideceğim için heyecanlıydım. Nasıl bir yerdi, insanları nasıldı, bana nasıl yaklaşacaklardı gibi kafamda deli sorular vardı.
En çok da sürekli ballandırılarak anlatılan yemyeşil bitki örtüsünü merak ediyordum. Yola çıkma vakti geldiğinde eşyaları hazırlayıp, internetten de ilk başta birkaç gün kalmalık yer ayarladım. Yaşı benden büyük olan arabama atlayıp yola çıktım. Muhteşem manzaranın ve denize paralel uzanan yemyeşil koca ormanlı dağların arasından atamamın çıktığı köye ulaştım.
İlk olarak okula gittim ve okulum tam tahmin ettiğim gibiydi. Çok büyük olmayan fakat öğrencileri de eğitiminden mahrum bırakmayacak kapasitede bir okuldu.
Kalacağım yere gidip eşyaları bıraktıktan sonra küçük bir gezinti yaptım amacım bir an önce orayı tanıyıp insanlarla diyalog kurmak. Çünkü böyle küçük yerlerde çocukların velilerini tanımak önemliydi. Nerden biliyorum derseniz ben de küçük yerde okumuştum oralardan kazandığım tecrübelerdi bunlar.
Okul başladıktan kısa süre sonra tüm öğrencileri az çok tanımıştım. Kim ne kadar çalışıyor, hangisi gireceği sınavlar için ek ders alıyor, kimi dershaneye gidiyor bunların hepsini biliyordum.
Benim de tek hayalim herkesin eşit derece sınava girebilmesiydi. Bu fikrimi diğer öğretmen arkadaşlarım ile paylaştım.
Hepsi, tamam güzel ama nasıl yapacaksın diye sordular. Aslında kafamda bir şey vardı, Milli Eğitim’in öğrencilere tablet dağıtmış olduğu bir okuldu burası.
Tabletleri olmasa bile herkesin evinde iyi kötü bir bilgisayarı ve bağlatılmış olan bir internet hizmeti vardı. Kafamdaki fikir şuydu; bir dergi yapma programı bulup öğrencilere e-dergi şeklinde sürekli eklemeler yapabileceğim, içinde çoğu dersin olduğu bir yayın hazırlamak.
Fikir güzel ama nasıl? Tekrar okulda diğer öğretmenlerle konuştuğum zaman internette birçok videonun hali hazırda olduğunu söylediler.
Ben de kendi hocalarının anlatımlarını daha kolay anlayabileceğini, biz de onları tanıdığımız için neyi nasıl anlatmamız gerektiğini daha doğru bilebiliriz diye konuşurken hak verdiler.
Sonuç olarak herkesin onayını almıştım. Herkes yardım edecekti. Kadronun çoğu genç öğretmenlerden de oluştuğu için enerji yüksekti. Zaten küçük yerlerde öğretmensen yapacak başka bir işin de yoktur. Böyle bir şeye vakit ayırmak herkesin hoşuna bile gitmişti.
YUMPU ile Kolay Dergi Yapımı
Bilgisayardan az çok anlarım o yüzden başladım dergi yapma programlarını aramaya. İstediğim gibi bir tane olsun isterse ücretli olsun alacaktım.
Paramı bundan daha güzel bir şeye harcayamazdım. Hayalim buydu. İnternette araştırırken birçok site arasından gözüme çarpan YUMPU oldu.
Sitenin neler istediğine bir baktıktan sonra bu işin aradığım dergi yapma programını bulmuştum. En büyük korkum evinde bilgisayar olmayan çocukların tabletten düzgün erişim sağlayıp sağlayamayacağıydı.
Böyle bir uyumluluk sorunu yaşamak istemiyordum. Küçük bir araştırmadan sonra böyle bir sorunun bu sitede olmadığını gördüm.
Tüm platformlarda ve cihazlarda uyumlu çalışıyordu. Bir diğer korkum da sayfa sınırlamasıydı. Yapacağım şey birçok dersi kapsayacağı için sayfa sınırlaması olmamalıydı. İşin içine iyice girince bu programda bu sınırlamanın olmadığını görmüş oldum.
Ertesi gün okuldaki öğretmen arkadaşlara bizim isteğimize uygun bir dergi yapma programı bulduğumu söyledim.
Herkesin kafasında aynı soruyu duyar gibiydim. En baştan bunun bize hiçbir maliyeti olmadığını söyleyerek kafalardaki soru işaretini giderdim.
Herkesten tek istediğim bu iş için okuldan sonra video kayıtları için vakit ayırmasıydı. Çünkü hazırladığımız e-dergiye istediğimiz görseli ve videoyu koyabiliyorduk. Öncelikle öğrencilerin en çok takıldığı dersleri belirledik.
Bu zaten standart olarak matematik dersiydi. Matematik öğretmeni ben olduğum için ilk videoyu da ben çektim. Bu şekilde arkadaşlara da kafamdakinin örneğini gösterebileceğim bir kayıt olacaktı.
Bütün konuları sırasıyla anlatacaktım. Bunların hepsini aynı zamanda yapmam imkânsızdı. Hepsini çekmeyi beklesem çok uzun zaman alacaktı.
Bu kadar zamanımız olmadığı için öncelikli olarak en zorlandıkları konulardan başlayıp çekmeyi bitirdiğim videoyu e-dergiye koyacaktım. Nasılsa istediğim zaman güncelleme hakkına sahiptim.
Çocukların da orayı sürekli güncellenen bir mecra olduğunu görmelerini istiyordum. Bu şekilde sürekli orayı takip edecekler belki tekrar tekrar izleyip anlamadıkları konuyu anlayıp pekiştireceklerdi. Diğer arkadaşlarımla da aynı şekilde devam ettik.
Matematiğin ardından diğer derslerin aynı şekilde teker teker videolarını çekip internette öğrenciler ile paylaşmaya başladık.
Sınırsız Olanaklar
E-dergiyi oluştururken en çok gözüme çarpan kolaylık dergi yapma programının içinde bir sürü taslak bulunmasıydı.
Müzik, moda, sağlık, yemek, spor, araba, mimarlık gibi birçok dergi taslağını orada bulabiliyordum. Madem bir işe girmiştim bütün ayrıntılara dikkat etmeliydim.
Diğer örnekleri incelediğimde kapak nasıl yapılır, video nereye koyulur, fotoğrafı nereye koymuşlar gibi tasarımla ilgili detayları dikkatlice inceledikten sonra kendi yapacağım eğitim dergisi için uygun bir şablon seçtim ve yapmaya başladım.
İlk adım olarak siteye üye oldum. Ardından benden istediği PDF formatını sol üst köşede olan kutucuya yüklemekti.
Zaten sonrasında pek bir işim kalmamıştı. Tasarım için öğrencinin çok dikkatini dağıtmayacak şekilde sade bir tasarım seçtim. Şu sıralar çok fazla ekran karşısında vakit geçirdiklerinden, gözleri yoruluyordu. En azından bizim yaptığımız şeyin çok göz yormaması için daha koyu ve pastel bir renk ile renklendirdim.
Hızlı Teknik Destek
Bazı yerlerde küçük çıkmazlara girdiğim oldu. Onu da sağ olsunlar teknik destek ekibi inanılmaz bir hızda ve hoşgörü ile çözdüler. Normalde hiçbir şekilde geri dönülmeyen ya da çözüme bir türlü ulaşamayan teknik destek ekibi ile karşı karşıya kaldığımız için YUMPU’da böyle bir şekilde yardım alınca şaşırmıştım.
Dergi yapma programı kullanmanın bu kadar kolay olduğu başka bir site daha bulamadım.
Artık öğrencilerimizin istediği zaman erişebildiği, ders sırasında anlayamadığı ve sormaya çekindiği yerleri, eve gidince tekrar tekrar izleyebileceği bir platform oluşturmuştuk.
Yaptığımız e-dergiyi sadece site üzerinden değil istediğimiz her yerden de öğrencilere ulaştırabiliyorduk. Biz herkesin bir Facebook hesabının olduğunu bildiğimizden okulumuz adına bir sayfa açıp, e-dergimizi Facebook üzerinden paylaştık.
En azından öğrenciler orada geçirdikleri boş vakitlerinde yararlı bir şeye baksınlar ve izlesinler. Ne kadar karşı çıkarsak çıkalım bu öğrencilerin hepsi istenilenden daha fazla internette gezinmekte.
Hepsinin arkasına saklandığı şey aynı; ders için giriyorum. Ben de en azından ders için girebilecekleri sayfa hazırlamaya çalıştım. Sizlerin de böyle bir fikri varsa siteye göz atmanızı öneririm.
YUMPU Publishing’in çok sayıdaki özelliğinden bazıları
Diğer sitelerin ücretsiz sürümlerinde olan kısıtlamalar YUMPU’da yok.
Platform ve cihaz farkı farketmeden hepsiyle uyumlu çalışıyor.
Sayfa ve dergi kısıtlaması olmadan istenilen sayıda e-dergi yapma imkanı mümkün.
Her sayfaya istenilen sayıda ses ve görüntü yükleyebilme özelliği YUMPU’nun özellikleri arasında bulunuyor.
Yüksek tirajlı dergilerin tasarımlarını ücretsiz olarak kullanabilirsiniz.
Kısa süren üyelik işleminin ardından hiçbir program yüklemeden kullanıma hazır bir site.
Hızlı ve çözüm odaklı teknik destek ekibi her zaman yardıma hazırç.
